Continental ve Vodafone Yol Güvenliği İçin Buluştu
2019 yılının sonlarında Dünya Mobil Kongresinde iki dev ortaklaşa oluşturdukları teknolojileri tanıttılar. Bu iki devden biri dünyanın en kaliteli lastik üreticisi Continental ve mobil iletişim devi Vodafone'du. İki şirket 5G'li yapay zeka ve Mobil Sınır Bilişim teknolojilerinin bir araya geldiği yepyeni sürüş güvenliği sistemlerini görücüye sundurlar. Bu yeni teknoloji ile trafik kazalarının önüne geçin her yıl oluşan binlerce can ve mal kaybının elle tutulur şekilde azalması hedeflendi. Sistem yol güvenliğini koruyan ve aynı zamanda da arttıran özelliklere sahip yeni nesil otomotiv teknolojisi olarak tanımlanabilir.
Böylesine güçlü ve alanında uzman iki dev firmanın bir araya gelip ortaya çıkardıkları yeni sürüş teknolojisinin bir tek amacı var; daha fazla güvenlik. Çünkü trafik kazaları (ölüm sayısı yeni önlemlerle azalsa da) sürekli artıyor. Bu kazalarda hayatını kaybedenlerin çoğu da bisikletliler ve yayalardan oluşuyor. Hal böyle iken Continental ve Vodafone konuya kafa yorup trafikte seyreden savunmasız yayaların karşılacakları riskleri en aza indirmenin elzem olduğuna karar verip yola çıktılar. Bu amaçla ilk yapılmak istenen şey de araçların birbiriyle olan iletişimini optimum seviyeye çıkarmaktı.
Bu hedeflerini kamuoyuna açıklayan Vodafone'un Almanyadaki CEO'su Hannes Ametsreiter konu ile ilgili şunları söylüyor: "Trafikte ölümün, kazanın ve sıkışıklığın olmadığı bir dünya vizyonumuzu gerçekleştirmeye giderek yaklaşıyoruz. Ortağımız Continental ile yürüttüğümüz başarılı testlerin ardından, 2020'li yılların başından itibaren trafikte herkese daha fazla güvenlik sunan otomobilleri caddelerimizde görebiliriz. Otomobiller, mobil iletişim yoluyla gerçek zamanlı olarak iletişim kuran, bizi tehlikelere karşı uyaran ve koruyan sensör ve kameralara sahip tekerlekli akıllı telefonlar haline gelecek."
Continental ve Vodafone Yol Güvenliği İçin Buluştu
Teknolojinin getirdiği faydalardan biri de "dijital güvenlik kalkanı" olarak adlandırılıyor. Trafiğe çıkan yayalara akıllı telefonlarından, araçlara ise V2X modüllerinden ulaşılıyor. Sisteme dahil olanlar konum ve seyir paylaşımı yapabiliyorlar. Bu iki unsurun yolları kesişmesi gibi bir risk ortaya çıktığında ise sistem her ikisini de uyararak oluşabilecek olumsuzlukların önüne geçmiş oluyor. Trafikteki araçlara entegre edilmiş ve internet ağına sürekli bağlı olan Mobile Edge Computing denen sistemler araçların konumlarını ve etraftaki riskleri sürekli olarak kontrol edip sürücüyü bu riskler konusunda önceden uyarabiliyor.
Bu teknoloj ile birlikte çok ilginç yeni uygulamalar da hayatımıza giriyor. Örneğin önümüzü kapatan bir tırın ön kamerasına bağlanıp sollama için uygun olup olmadığını kontrol edebileceğiz. Böylece önümüzdeki aracın yolumuz üzerinde bir görüş engeli oluşturması da ortadan kalkmış olacak. Ya da sıkışmış bir trafiğin olduğu yollara girmeden çok önce sistem uyarısı ile alternatif yolları kullanıp trafik çilesinden de uzaklaşmış olacağız.